Bölüm 32: Hocalık Sistemi

Orta-düzey ve ileri-düzey büyü sahibi olmak gerçekten büyük bir fark yaratıyor. İsimlerini şimdilik bir kenara koyarsak, sadece etkileri bile beni heyecanlandırmaya yetti.

Misal, Buz Oku büyü saldırı gücünün %110’u kadar hasar veriyordu, ama Donmuş Işık ciddi ciddi %200 hasar veriyordu! Ve Sonsuz Donmuş Akarsu’yu kullanacak olursam, %250 taban hasarını ekleyince, bir de hedefin buz direncini yok etme gibi bir efekti vardı!

Diğer bir deyişle, hedef kendini donmaktan engelleyecek bir iksir kullansa da, yine de her ne olursa olsun donacaktı. Kısaca bug değerinde bir büyüydü.

Bende savaşmakla neden bu kadar zor zamanlar yaşadığımı merak ediyordum… Bütün rakiplerim öyle kıyak büyüler kullanırken, nasıl olur da kendimi yormam?

Fakat…

İleri-düzey büyülerin kullanım bedeli pekala yüksekti. Donmuş Işık 1.500 MP kullanıyordu, ve Sonsuz Donmuş Akarsu 2.500 MP yiyordu. Özetle, ilk atışımda darbeyi dek getiremezsem, ikinci atışı yapmadan önce MP’min dolmasını beklemem gerekecekti.

Ama, bir Buz Büyüsünün %100 hatasız olmasını beklemiyordum – Kaotik Gölge: Buz Okunun 99 Tipi

Aniden, gökyüzünde dans eden 99 oku hayal ettim. Kesinlikle izlemeye değer bir manzara olurdu.

Fakat, bu yüksek tüketimli büyüler koca bir MP havuzuna gereksinim duyuyordu. Anlaşılan, daha fazla büyü ele geçirmeden önce, Maksimum MP’mi yükseltmeye de odaklanmalıydım.

Şu anda, Maksimum MP’m sadece 3.600’dü. EXP ile kıyaslayınca farklıydı, Maksimum MP her seviye atlayışında katlanmıyordu, bundan dolayı, çok yavaştı, acı vericiydi.

MP Yenileme İksirlerinden bir yığına sahip olsam da, Maksimum MP’m azdı ve MP barımın yenilenmesi de zaman alıyordu. Karşılaşmalar sırasında büyülerimi tutumlu kullanmaktan başka şansım yoktu.

Anlaşılan, ileride, kullanım amaçlı bir büyü dizisi hazırlamalıydım. Şu anda, her savaşta doğaçlama yapıyormuş gibi hissediyordum, ve gelecekteki savaşlarda da böyle devam edersem hiç iyi olmayacaktı.

Etkinlik odasından ayrıldığımda, çoktan akşam olmuştu. Artık aranmadığım için, kılık değiştirmeme gerek yoktu, böylece klasik görünümümle okul dışında yürümeye başladım.

Anlaşılan popülerliği kontrol altına almak için zaman en iyi ilaçtı. İkinci savaş bittikten sonra bile, şöhretim artmadı, ve şu nam-ı hayranlarım kendilerini göstermediler.

Ama, bunun en büyük nedeninin geçen gece hem kalpten hem boyundan bıçaklandıktan sonra hayatta kalmam olduğunu düşünüyorum. Böylece çoğu insan kimliğimden korkmaya başladı.

Bu konu Aliyah tarafından ortaya atılmıştı. Gerçekten önemsemesem de, değindiği noktanın mantıklı olduğunu inkar edemezdim.

Bunu nasıl mı değerlendiriyorum? Tam önünde sınıf arkadaşının kafasının vücudundan sarktığını görsen, sonraki birkaç saatte, aniden canlı bir şekilde önünde belirse, o yaşadığın his bayağı bir çekilmez olurdu.

Aman neyse, böyle şeyler üzerine sinirlenmemek daha iyi. Şu anki asıl konu yiyecek bir şeyler bulmak.

“Düşündüğüm gibi, buradasın işte. Kütüphanede olmadığını görünce, bulunabileceğine ihtimal verdiğim ikinci yer etkinlik odandı.”

Bu ses muhtemelen Irlin’e aitti.

Bakmak için döndüğümde, beyaz hafif bir zırh kuşanmış Irlin, yolun diğer tarafından bana doğru koşuyordu.

“Beni mi arıyordun? Zahmet için üzgünüm.”

“Sorun değil~ Akşam yemeğine gidiyorsun, değil mi? Hadi birlikte gidelim.”

“Un.”

Birkaç adım yürüdükten sonra, sordum.

“Oh doğru, öncesinde, beni aradığını söylemiştin. Önemli bir şey miydi?”

“Ah evet. Öğleden sonra, Prenses Michelle ve ben savaş yeteneklerimizi nasıl arttırabileceğimizi tartışıyorduk. Son iki savaşta sergilediği performanstan memnun değilmiş, bundan dolayı, şu anda tek başına çalışıyor. Ama savaş yeteneklerinden bahsedince, neden hiç Şövalye Büyülerini kullandın mı? Buz Kılıcı Çağrımı savaş yeteneğini büyük bir miktarda arttırmalıydı, değil mi?”

“Ben…”

Kafamı kaşıdım.

“O büyü hanedanlığın için çok önemli, değil mi? Eğer burada kullanacak olsaydım, onu çalmak isteyen insanlar belirebilirdi, haksız mıyım? Bu yaşanırsa, işler gerçekten sarpa sarar.”

“Demek… demek bu yüzden…”

Irlin bir müddet sessiz kaldı, ardından devam etti.

“Aslında, o büyü bizim hanedanlığımız için gerçekten önemli değil. Sonuçta, o sadece Şövalye Büyümüzün en temel büyüsü, ve bu aynı zamanda diğer hanedanlıklarla kıyaslayınca, aile fertlerimizin kendilerini hızlıca güçlendirememe nedeni. Fakat, bizim için, hala daha oldukça güçlü bir büyü.”

“En temel…”

Bekle biraz, eğer Buz Kılıcı Çağrımı en temel büyüyse…

“Sorabilir miyim, hanedanlığının bütün Şövalye Büyülerini öğrendin mi?”

“Teori-bilgi anlamında, evet. Ama onlar konusunda pratikte usta değilim…”

“Öyleyse, bu büyünün nasıl kullanılacağını biliyor musun?”

Bunu söyledikten sonra, anında büyüm olan Buz Şövalyesi Zırh Çağrımını kullandım.

Anında soğuk bir ürperti bedenimi sardı, ve buzdan meydana gelen mavi zırh bedenimi kapladı.

“Bu… Bu Büyü Şövalyelerinin orta-düzeydeki bir büyüsü! Sen… Sen nasıl olur da bunu kullanabilirsin?”

Irlin inanmayan bir ifadeyle bunu söyledi. Sonrasında, zırhı inceledi ve devam etti.

“Bu büyüyü nereden öğrendin?”

“Bu büyü senin kitabından. Temel büyüleri çalışırken kendi başıma fark ettiğim bir şey. Bende nasıl bu hale geldi bilmiyorum.”

Sistemin desteği üzerine mi otomatik seviye atladığını tam olarak söyleyemiyorum, değil mi?

Bu arada, öncesinde, büyü açıklamasının köşesinde ‘Aktar’ butonunu gördüm. Anlaşılan buton belirmeden önce bu büyüyü belli birkaç sefer kullanmalıydım.

“Sana öğretmemi ister misin?”

“Eh? Gerçekten mi? Bana cidden öğretecek misin!?”

Bu gözlerinden fırlamış yıldızlarla, Irlin’in heyecanlı ifadesini ilk görüşümdü. Beni bir anlığına şaşkınlığa uğrattı.

Doğru, sonuçta bir kızdı.

“Lafı mı olur.”

Ona baktım, sonrasında ‘Aktar’ butonuna bastım.

Vücudu bir anlığına sarsıldı, ve önümde bir ilerleme barı belirdi.

Demek böyle çalışıyor?

Acaba neden Hocalık Sistemi gibi hissettiriyor…

Ting! Hocalık Sistemi Açıldı

İlişkiler Güncellendi:
Irlin – Öğrenci
Yybril – Hoca
Falan – Hoca

Büyü aktarımı tamamlandı.

Bu bildirimlere baktıktan sonra, neden hiç şaşırmadım ki?

Yoksa çoktan bu ani yeni sistem belirmelerini alıştım mı?

“Demek böyle çalışıyor! Bunu nasıl kullanacağımı biliyorum. Bunu çalışacağım, bekle beni!”

Bunu söyledikten sonra, Irlin arenaya doğru koştu, arkasında tozlardan bir iz bıraktı.

……

Olamaz. Sen çalışmaya nasıl da tutkulusun böyle? Sözleşmiş akşam yemeğimize ne oldu?

Tamam, bunu inkar etmeyeceğim, bunun böyle beklentilerime zıt gitmesine şaşırmıştım.

--------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
Final Notları
Fark etmişsinizdir bu bölüm dün gelecekti, ama bir şekilde aksayıverdi~ Aynı zamanda Topal161 dostumuz anket sonuçlarını istedi hemen verelim şöyle:

SWRPG - %58
Konjiki no Moji Tsukai - %20
Peerless Martial God - %22

Son ikisi bayağı yakınmış yalnız~

25 yorum:

  1. Çeviri için teşekkürler

    YanıtlaSil
  2. Elinize sağlık gittikçe daha merak ettiriyor ve heyecanlandırıyor beni...

    YanıtlaSil
  3. Yeni bölüm ne zaman gelir

    YanıtlaSil
  4. Yeni bolum ne zaman gelir

    YanıtlaSil
  5. Çevirmen bıraktı mı? Seriyi bıraktıysa söylesin de boş yere beklemeyelim

    YanıtlaSil
  6. Elinize sağlık bölüm için teşekkürler

    YanıtlaSil
  7. Öldün mü la bari yasadigini belirt

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Koçum buralardayım ama eyleme geçemiyorum anlayacağın, lakin siteyi bırakmam yazın yırtındık kaç bölüm kastık swrpg'de evladımı vermem kimselere hatta gelecek hafta birkaç bölüm bile atacağım~

      Sil
    2. Adamsın bekliyoruz bu hafta talesi yayimliyalim bir bölümde ben sana ceviririm

      Sil
  8. Hocam ne zaman yayımlıycaksın?

    YanıtlaSil
  9. Red velet eline sağlık tek basina yürütüyosun siteyi ama eğer olur da yorulursan falan yani tek basina zor oluyosa seni de epiklightnovelde görmek bizi mutlu eder :)

    YanıtlaSil
  10. Red Velet vizeler bitmedimi hala?

    YanıtlaSil
  11. Bro çevirilere devam etmeyi düşünürsen bu berkay2498@gmail.com'a mesaj atta light novel türkçede filan tanitim yapalim

    YanıtlaSil
  12. Tabi watsapp grubumuzada bekleriz :)

    YanıtlaSil
  13. Yeni bölüm gelecek mi ?

    YanıtlaSil
  14. Beyler/bayanlar çn herhalde bizi bu kadar bekllettiğine göre büyük ihtimal bu cilti toplu vericek umudunuzu kaybetmeyin opmadi en kötü ihtimal ben lntr de vs epikte kendim ceviririm tabi asil çn izin verirse vermesse cevirmem :)

    YanıtlaSil
  15. Ya yeter ama abi seri piç oldu. Harbiden sahipsiz kaldı. 3 aydır senin keyfini bekliyoruz. Hayır seriyi de sahiplendin çevireceğim, kimselere bırakmam diye. Söyleyelim. Lightnovel tr ye falan salak, salak seri çevireceklerine bunu çevirsinler. Senden ses seda yok bekledikçe unuttuk seriyi ayıp yaptığın.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İnaktif mesajını yeni okudum. Ama 3 aydır sahipsiz seri bence evlatlık vermenmin vakti geldi. Babası sen olabilirsin. Ama çocuk yaşamaya devam etmeli aS:DfasF

      Sil

 

Serilerden Haber Vs.

FMW'yi durdurmamızın ardından iyi bir haberimiz var Lucid Dream'in Yazar ve Çizeri yeni bir seriye başlamış Träumerei Scans'ta el atacakmış, Lezhin çizimler yine fena olmuş.
Zhan Long 2 - 2.bölüm İngilizce çevirisi bekleniyor.
Projeleri görüntüleyemeyenler buradan ulaşabilirsiniz.

Son Kayıtlar

Duyurular

-Konjiki 22 ve 23 Eklendi (2017'nin ilk bombası!)
-SWRPG 3X33 Eklendi (2016 İlk Bölümü Yeaah!)
-Shokugyou Mushoku 1 Eklendi
Copyright © Maganda Çeviri | Designed by Templateism.com