Bölüm 5: Baygın Kampüs

Her ne kadar bilincimi geri kazanmış olsam da, hala yalnızca yanı başım da ki ‘baygın’ durumunun geri sayımını görebiliyordum.

Öldüğüm zamankiyle benzer bir durumdayım. Fakat bu sefer kendi vücudumu hissedemiyor ve sadece bu geri sayımın bitmesini bekliyordum.  Şu iki kız gerçekten kendilerini zapt etmeyi bilmiyorlar. Kasten zırhlarını parçalamadım ki. Nasıl bunun için beni suçlayabilirler?


Tamam, sonunda turnayı gözünden vurduydum.

Görünümlerinin normal kızlarla kıyaslanabilir olacağını beklemiyordum, ne de olsa onlar şövalyeydi. Her ne kadar bizzat dokunmuş olmasam da, vücutlarına bakarak bu sonuca varabilirdim.

Tamam… Neyse bunu daha fazla düşünmeyelim. Geri sayım neredeyse bitmek üzere. Uyandığım da her zaman bu konu hakkında konuşabiliriz.

Geri sayım bitti. “Derin Baygınlık” durumu kalktı.

Yavaşça gözlerimi açtım ve etrafa bakarak nerede olduğumu anlamaya çalıştım.

Akademi revirindeydim.
Öldüğüm ve Ölmeyen Kutsal Meleğe dönüştüğüm zamanda burada olduğumu hatırladım.

Kendimi doğrulttuğumda etrafta kimseciklerin olmadığını fark ettim.

Pencereye baktığımda, sabah güneşinin parlak ışınlarını görebiliyordum.

Ne zamandır baygındım? Tanrım. Eğer birileri beni öldürmek isteseydi, kolaylıkla onlar tarafından öldürülmüş olurdum.

Son olarak, iki çıplak kızın böbreğime vurduğunu hatırlıyorum. Bu yeteneğin sonucunun 100%  ‘Stun’ olduğunu hatırlıyorum ve ben aynı yetenekle aynı anda iki kere darbe aldım.

Yoksa ‘Stun’ süreleri birbirine mi eklendi? Aramızda ki seviye farkı her ne kadar çok büyükte olsa da, yine de 100% proc ihtimali hala fazlasıyla korkutucu.
 (Ç.N. : Proc: bir şeyin rastgele ortaya çıkma, görünme sıklığına deniyor.)

Fakat baygın olmak tam olarak kötü bir şey değil.
Mesela birilerinin yeteneklerini engellesem bile bir faydası olmaz, beni güçleriyle pert edene kadar kesinlikle rahat bırakmazlar.

Böyle bir durumda en iyisi bayılmak olur. Böylelikle bu iki kızın en azından içi rahat etmiş oldu.

Şuan beni hırpalamıyorlarsa demek oluyor ki teorim doğru.


Ama neden baygınlık durumum çok uzun sürdü?

Ben yere yığıldığım sırada geceydi, şimdiyse güneş doğmak üzere. Yani bunun anlamı ben yaklaşık 10-11 saat kadar baygın kalmışım.

Yetenek ne kadar güçlü olursa olsun beni bu kadar uzun süre baygın tutması mümkün değil, değil mi?

Bilgilendirme penceresinde herhangi önemli bir açıklama olmadığı için neler döndüğünü tam olarak anlayamadım.

Şuan ki durumumu ve eşyalarımı incelediğim zaman dikkate değer bir şey bulamadım.

Lanet olsun dostum biri bana 11 saat içinde neler olduğunu anlatsın?
Boş revire bakınıp durdum. Sonunda çok sıkıldım ve yataktan kalkıp kapıyı açtım.

Peng!
(Ç.N: Kapının açılmamasının sesini belirten saçma bir İngilizce terim.)

Heh bir bu eksikti. Şimdi de kilitli olmamasına rağmen şu salak kapı açılmıyordu. Şimdi tamamen burada tıkılıp kaldım.

Lan?

Yoksa kapının arkasında birileri mi var? Kim ola ki?

Yoksam Sheil ve Mur ben dışarı çıkmayayım diye kapıyı mı tutuyor?

Fesuphanallah…! Ne yapmaya çalıyor b… Ah dur bir dakka.

Neden bunların isimleri görünmemişti ki? Yoksa öncesinde kimse yok muydu orada?

Merak ediyorum da neden kimseyi göremedim? Yoksam İsim ve Ünvan sistemi kapandı mı?

Neden ola ki? Bu dünyanın kurallarını aşabilen biri olmasın yoksa? Böyle düşününce sistemin kapalı olması da lazımdı… Yoksa önce ki Kidney Blow’ları çok mu etkiliydi?

Hayır.

Aniden bir bilgilendirme belirdi ama nedense üstünde sadece tek bir kelime yazıyordu. Lan… yoksa sistem benle mi konuşuyordu?

“Merhaba sistem beyle mi konuşuyorum?”

Hayır. Ben Dünyayım.
(Ç.N: Tabi canım. Bende Ayım mesela.)

Anam bu herif resmen benle konuşuyor. Daha öncesinde benle dalga geçer şekilde laf sokup duruyordu. Demek sonunda benle konuşmaya karar verdi.

Hayır. Ben sadece iletişim kurabilmek için en uygun yol….
Dil Yeniden Yapılandırması tamamlandı. Şimdi olayı açıklayacağım sana.

Hayır. Ben sadece iletişim kurabilmek için en uygun yol…
Dil Yeniden Yapılandırması tamamlandı. Şimdi olayı açıklayacağım sana.
Bir şeyin sistemin öngörebildiği sınırları geçip bir şeylere müdahale etmesinden dolayı senin baygınlık süren bu kadar uzun sürdü.

Gerekli yetkiye sahip olmadığın için sana daha fazla detay açıklayamam.

Fakat benim bu dünyanın gidişatına müdahale etme gücüm olmadığı için sadece bunu araştırman için senden yardım isteyebilirim.

Bana, sisteme müdahale eden asıl faktörü bulmakta yardımcı olacak mısın?

Bu herif… Tam da düşündüğüm gibi, bir bilince sahipti. Ama düşününce iletişim kurmak için devamlı alay etmesi… Lanet olsun dostum bu herif bunları tasarlarken aklından ne geçiyordu?

Ama…

Bu bizim ölüm ve yaşam sistemimizi yöneten Dünya Sistemi olduğu göre yalan söylemesini gerektiren hiçbir şey yok.

Söylediklerine bakılırsa… Görünüşe göre 11 saat içinde sıra dışı bir şeyler olmuş.

……

Haa… Rahatça seviye atlamama izin veremez misin? Bir rahat bırakmadınız ya. Nerede sorun varsa beni buluyor arkadaş… Hayır, bunun olması kötü bir gelişme değil yani.

“Diyorum ki bu tür durumlar için bir görev düzenleyip bize veremez misin gardaşş?
Eğer ki sana bir iyilik yapıp seni bana borçlandırırsam bu durum benim için baya sıkıntılı olur. En iyisi sen bize bir görev yap da yolumuzu bulak agaaa.”

İyi bir noktaya parmak bastın.

Bu yazılardan sonra konuşma penceresi kapandı. Hemen ardından görev bildirim penceresi belirdi.

Eşsiz Görev: Bilinmeyen Müdahale
Görev Hedefi: Akademide ki herkesin derin uykuda olmasının sebebi olan müdahalenin kaynağını bul.

Görev Prosedürü:
1.Partnerini bul ve onu uyandır
2.Müdahalenin menzilini araştır
3.Müdahalenin merkezini bul
4.Müdahaleye sebep olan şeyleri yok et.

Ödül(ler):
Arkadaş Mesaj Sisteminin Sınırlamaları Kaldırılacak (Öteki Dünyalılar İçin Geçerlidir)
1 seviye kazanılacak
Benzersiz yetenek seviyelerinin sınırları yükselecek.

“Arkadaş Mesaj Sistemi mi? Eşsiz Yetenek Seviyeleri? Yoh ebesinin… ?
(Ç.N: Örekesi yani. Aklınıza kötü bir şey gelmesin)

Kafamda bir dünya soru vardı ama bilgilendirme penceresi bir daha gelmedi.

Bu Dünya’nın kendin ifade etme şekli yine sorumsuzca oldu gibi görünüyor…  İyi tamam. Keyfin bilir… Demek ki neymiş bu devirde babana bile güvenmiycen.

Kapıya tekrar baktım… Enee? Kapıyı engelleyenler Irlin, Sheil ve Mur muymuş ?

Lanet girsin. Az kalsın yeteneğimi kullanarak kapıyı kıracaktım ben. Şimdi nasıl yapabilirim ki?

Pencereden mi çıksam?

Yok, dışarıda 3 bayan yerde yatarken nasıl pencereden çıkıp giderim?


Ama çok zeki olduğum için bir şeyler düşündüm hemen.

Pencereyi açtım ve dibine oturdum. Sonrasın başladım kafam da revirin önünde ki koridoru canlandırmaya.

“Flash Movement!”

Önümde ki manzara bir anda parıldadı ve hemen ardından koridorda belirdim…  laan niye havadayım ben!

Lanet olsun dostum ne diye aklımda tavanı canlandırdım ki!

Yere çakıldım. Her ne kadar vücudumun yere çarpmasından dolayı acı hissetsem de, görünüşe göre kafam yumuş yumuş bir şeye çarpmıştı.

Ha?

Bu kesinlikle Irlin’in kalçasıydı.
Hemen yola zıpladım ve onlara baktım… İyi, Uyanmamışlar.

Şu an da, Sırtlarını kapıya vermiş ve birbirlerine dayanmış bir vaziyetteydiler. Zırhlarını ise batılı kıyafetlerle değiştirmişlerdi.

Çok şeker yaa. Ah şu üçü resmedilmeye değer birer sahne sergiliyorlardı resmen… Hayır, Şimdilik onları uyandırmam lazım.

“Irlin, Sheil, Mur uyanın!"

Birkaç kez seslendim ve yüzlerini bile dürttüm, ah çok yumuşak… Hayır, Şimdi meselemiz bu değil.

Şu an ki sorun hala hiçbir tepki vermemiş olmamaları, diğer taraftan onların yumuşak solukları.

Aa doğru ya, görev penceresi akademide ki herkesin derin bir uykuda olacağını söylemişti. İşte bu her şeyi açığa çıkardı şimdi!?

Doğrusu bu durum çok korkutucu olacak gibi görünüyor. Ve Bu şey ‘Dünya’ ya bile müdahale edebiliyor. Bu kesinlikle basit bir şey değil.

Fakat, onları yerde öylece yatmasına izin veremem. Öyleyse revirdeki yataklara taşıyalım bakalım.


Hepsini sırasıyla battaniyeyle örttükten sonra, Uyuyan Irlin’e baktım.

Çok tatlı ya… Maske giymesine rağmen, göz kamaştıracak bir tatlılığa sahip. Maskesiz nasıl görünüyor acaba, gerçekten çok merak ediyorum.

Duyularım geri geldiğinde, elimin çoktan yüzüne doğru ilerlediğini fark ettim! Sonrasında hemen kendimi durdurdum ve derin bir nefes aldım.

Eğer bana göstermek istemiyorsa, elbet bir sebebi vardır değil mi? Daha öncesinde maskesini çıkardığı sırada, her şey bir anda olduğu için tam olarak görememiştim.

Ama…

Bir gün kesinlikle maskesini çıkaracak, değil mi?                                             

“Tamamdır, hadi göreve başlayalım!”

11 yorum:

  1. Çeviri için çok teşekkürler iyiki varsınız

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sende iyiki varsın~ Ne zamandır bölümlere ilk yorumu attığın için, grupça 'First Commenter' ödülünü sana vermekten onur duyarız.

      Sil
  2. Eline sağlık irlin,in dönmesi iyi oldu fir,in ilk manitası yeni kızların zırhlarını parçaladığında kahkahayla güldüm

    YanıtlaSil
  3. harika takıp etmeyı bırakmaya az kalmısken guncellere baslamıssınız ısınızde zor kolay gelsın ellerıne saglık tum cevırıde emegı gecen keske tek seferde bı 10 tane atsanız :) cok sey beklıyorum :D

    YanıtlaSil
  4. ellerinize sağlik her gun bir kaç defa bakip acaba bu gün yeni çikacakmi diye kontrol ediyorum çikinca okudukça kkeyfim yerine geliyor beni güldüren bir iki light novel birisi tekrardan çeviri yapan arkadaşlarin ellerine sağlik olsun :=)

    YanıtlaSil
  5. İmza toplayıp irlini heroine yapalım :) elinize saglik

    YanıtlaSil
  6. Elinize sağlık bölüm için teşekkürler

    YanıtlaSil
  7. Elinize sağlık bölüm için teşekkürler

    YanıtlaSil

 

Serilerden Haber Vs.

FMW'yi durdurmamızın ardından iyi bir haberimiz var Lucid Dream'in Yazar ve Çizeri yeni bir seriye başlamış Träumerei Scans'ta el atacakmış, Lezhin çizimler yine fena olmuş.
Zhan Long 2 - 2.bölüm İngilizce çevirisi bekleniyor.
Projeleri görüntüleyemeyenler buradan ulaşabilirsiniz.

Son Kayıtlar

Duyurular

-Konjiki 22 ve 23 Eklendi (2017'nin ilk bombası!)
-SWRPG 3X33 Eklendi (2016 İlk Bölümü Yeaah!)
-Shokugyou Mushoku 1 Eklendi
Copyright © Maganda Çeviri | Designed by Templateism.com